İnsan kaynaklı iklim değişikliği yıkıma yol açmaya devam ederken, 2025’in daha da kötü geçmesi bekleniyor. Dayanılmaz sıcaklar. Hayatta kalınmayacak fırtınalar. Kaçınılmaz seller. 2024 yılında dünya genelinde milyarlarca insan, sıcaklık, sel, fırtına, yangın ve kuraklık rekorlarının ardı ardına kırıldığı iklim koşullarıyla yüzleşti.
KARAMSAR SONUÇLAR
Yıl sona ererken ortaya çıkan sonuç hem açık hem de karamsardı: Avrupa’daki iklim bilimcilere göre, 2024 kayıtların başladığı tarihten bu yana en sıcak yıl oldu. Ancak bu şüpheli unvan uzun süre elinde kalmayabilir. “Bu artık hayatın bir parçası ve kolaylaşmayacak. Daha da zorlaşacak. İklim değişikliğinin anlamı bu,” diyor ABD merkezli bir kâr amacı gütmeyen iklim savunuculuğu grubu olan Climate Central’ın baş program yetkilisi Andrew Pershing. “Atmosferi kirletmeye devam ettiğimiz sürece her yıl daha sıcak okyanuslar, daha sıcak karalar, daha büyük ve daha yıkıcı fırtınalar göreceğiz.”
FELAKETİN EŞİĞİNDEYİZ
Bazıları ise daha keskin bir dil kullanıyor: “Geri dönüşü olmayan bir iklim felaketinin eşiğindeyiz,” diyor 2024 İklim Durumu raporu. Bu yıl böyle geçti, 2025’te bizi neyin beklediğine ve hâlâ neden umut için sebepler olduğuna bakalım. Bu yıl, gezegenin 1850-1900 sanayi öncesi döneme göre 1,5°C’den daha fazla ısındığı ilk yıl oldu. Bu, insanların fosil yakıtları kitlesel olarak yakmaya başlamadığı bir dönemi ifade ediyor. Milyarlarca insanın maruz kaldığı aşırı sıcak günlerin sayısı - Arizona’nın çöl kasabası Phoenix’ten Hindistan’ın Rajasthan eyaletindeki çöl kasabası Phalodi’ye kadar - hayret vericiydi.
TARİHİN EN SICAK GÜNÜ
Temmuz Pazar, tarihin en sıcak günüydü. Ta ki 22 Temmuz Pazartesi gelene kadar. Ertesi gün sıcaklık çok az düşse de, bu art arda gelen rekorlar, Haziran-Ağustos döneminde, Dünya’nın şimdiye kadarki en sıcak sezonu sırasında kaydedildi. Kimse aşırı hava olaylarının hızla sona ermesini beklemiyor, ancak insanların çevreyi kirleten alışkanlıklarını değiştirebileceği konusunda umutluyuz. “Bu, iyimserlik için bir neden… Fosil yakıtlara bağlı kalmak eşitsizliği artırıyor ve geçim kaynaklarını yok ediyor, ancak ulusal ekonomiler için giderek daha az mantıklı hale geliyor.”
FELAKETLERLE DOLU DOLU BİR YIL
İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin yarattığı sıcak hava dalgaları, fırtınalar ve seller 2025’te de artarak devam etmesi kaçınılmaz görünüyor.
26 Aralık 2024- 0
- 89